iyiköfüfilm

28
Nis
2013

Bacchanale (1970)

XXX kategorilerinde yayınlandı. 3 Yorum Var

Bacchanale (1970)Benzer filmlerden beklenmeyecek bir şekilde, sessiz bir mezarlığın görüntüleriyle açılıyor filmimiz ki filmin tasasını aktaracak atmosferin ilk ipuçlarını buluyoruz jenerikte. Uyku sırasında çoğumuzun yaşadığı fenomeni deneyimleyen, kendi içinden çıkarak uyuyan bedenine şaşkın gözlerle bakan Ruth (Uta Erickson) adlı sarışın ve etine dolgun genç bir kadının o gece rüyasında yaşadığı acayip olaylara yelken açan öykü kurgusunun ilk durağını, evin odasında sakıncasızca sevişen kimliği belirsiz bir çiftin pornografik görüntüleri oluşturuyor. Ruth, yüzünde el izleri olan bu genç çifte önce şefkatle yaklaşıyor; ne zaman ki olay malafatı kılıfına sokmaya dönüşüyor, o zaman tiksintiyle odayı terkediyor.

Film bir tiyatro mizanseniyle oluşturulmuş çeşitli sahnelerden mürekkep. Odasında tanık olduğu manzaranın etkisiyle yangın merdivenine yönlenen Ruth, kendisini bir helezon gibi davet eden sarmal merdivenlerden inerken aniden bir defile ortamına düşüyor. Oldukça acayip bu partide itici birçok karakterin dışında bir de tabut var; Ruth ilk kez burada “Tabuttaki Adam”la karşılaşıyor. Siyah bir kumaş maske takan fötr şapkalı bu gizemli şahıs Ruth’un sınanmasında kilit vazife görüyor.

Bazı konuşmalardan Ruth’un annesinin öldüğünü anlıyoruz. Annesinin, Ruth ve abisi Gordon arasındaki uygunsuz ilişkiyi onaylamayan despot bir kadın olduğunu öğreniyoruz. Acaba Ruth bu rahatsız rüyayı abisine karşı hissettiği ensest düşüncelerinin verdiği suçluluk duygusuyla mı görmektedir? Film bu sakıncalı ilişki hakkında kesin bir bulgu vermezken Gordon’un Vietnam savaşında hayatını kaybettiği yönünde aktarılan bilgiler filmi zorlama bir politik sahaya çekiyor.

Bir sonraki sahnede abisinin mezarına kapanarak yarı histerik gözyaşları döken Ruth, Tabuttaki Adam’ın yalancı kişiliğiyle (zira tüm film boyunca maskenin arkasından hep değişik karakterler çıkıyor) samimi pozisyonlara girmekte gecikmiyor. Son sahnede tarih öncesi bir rahibeyle onu taşıyan dört köle adamın olduğu, filme adını veren mağara sahnesi geliyor. Sado-mazoşizm, güreş, eşcinsellik ve lezbiyenliği de içeren garip bir orji sahnesinden sonra çok beklenen (ölü) Gordon Ruth’la buluşuyor ve Tabuttaki Adam’ın yönlendirmesiyle çıkılan bu görev yolculuğu genç kadının vicdan muhasebesini yenmesiyle nihayete eriyor.

Bacchanale, baştan soft amaçlanarak işe koyulduktan sonra, gerçek seks görüntülerinin daha çok sükse yapması neticesinde yapılan bazı eklemelerde hard’a dönüştürülmüş bir porno. Açıkçası ben araya parça atılan filmlerden hiç hoşlanmam; mesela mezarlık sahnesinde Ruth ve sevgilisinin seviştiği yerde, genç adamın cillop gibi kıçının yakın planlarda Harry Reems’in kıllı apışarasıyla yer değiştirmesi ya da Ruth’u canlandıran istismar kraliçesi Uta Erickson’un açıkça cinsel ilişkinin gösterildiği sahnelerden itinayla uzak durmaya çalışması bende yabancılaşma efekti uyandırıyor. Yine de filmin sonradan editlenmediğini gösteren sahneler güzel –pornografik sahneler de filmle aynı zamanda çekilmiş. Evinde iki sevgilinin seviştiğine tanık olan Ruth’un olduğu sahne gibi. Ki yönetmenler, John ve Lem Amero biraderler, filmografilerinde gay pornoyu da barındıran oldukça eksantrik şahıslar.

Herşeyi bir tarafa bırakırsak Bacchanale akılda beliren porno film klişelerinin dışında bir atmosfere ve sanat yönetimine sahip. Korku temaları içermesinin dışında hipnotik bir durgunluğa sahip yapısı, siyah beyaz olduğu halde her sahnede renklendirilmiş pelikülü, aşırma müzikleri ve özellikle bir leitmotiv gibi tekrarlanan yangın merdiveni sahnesi gibi dışavurumcu detayları filmin değerini yükselten özellikler. Annesinin ölümünün ardından (süperego kaybı) abisiyle giriştiği disfonsiyone cinsel ilişkinin (bilinçaltının kontrol edilemezliği) verdiği rahatsızlığı rüya ile çözüme ulaştıran bir genç kadının Freudyen analizini yapmaya gerek var mı bilmiyorum. Film tanıtımında da dendiği gibi “Eğer hiç porno film izlemediyseniz, bu filmle başlamak en iyisi”…

Murat ‘Wherearethevelvets’ Akçıl

Bacchanale-(1970)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Facebookta paylaş Twitterda paylaş Mail ile gönder



  • tuhafakıllımuzırserseri
    30 Nis 2013 11:48

    güzel yazı olmuş.sevdim..

  • wherearethevelvets
    30 Nis 2013 17:36

    Neyini sevdin Kıllımuz, açık olalım lütfen 🙂 he he

  • tuhafakıllımuzırserseri
    10 May 2013 23:29

    porno bir filmden bu kadar ayrıntılı yazı yazmakda başarıdır.Küçümseme bunları..kendine gel.disfonsiyone cinsel ilişki ne lan!!!

  • Yorumunuz:


    İyiKötüFilm Hakkında
    İyiKötüFilm Röportajlar
    İyiKötüFilm Bağlantılar
    Extreme Haribo Giallo For Dummies Immoral Tales Kahramanlar Sinemada Korkucu Once upon in a time in Western Öteki Sinema Sinematik Ters Ninja

    İyiKötüFilm Feeds


    İyiKötüFilm
    yeni