Hugh Gallagher, asıl işi karikatüristlik olan bir yönetmen. Yönetmenlik kariyerinde 5 film olan Gallagher, özgeçmişinde yapımcılık, senaristlik ve oyunculuğu da barındıran bir isim. 12 yaşından beri karikatür çizen Gallagher, Draculina isimli, karikatürlere, röportajlara, film kritiklerine yer veren bir fanzinin de sahibi. Kendisiyle yapılan bir röportajda ablasının kendisini henüz 11 yaşındayken götürdüğü The Gruesome Twosome filmiyle sinemaya olan ilgisinin başladığını söylüyor. İlk yönetmenlik deneyimi olan Dead Silence’dan sonra sırasıyla Gorgasm (1990), Gorotica (1993) ve Gore Whore (1994) filmlerini yapan Gallagher, en çok da bu “gore triology” ile ismini duyurmuş.
Gorgasm, üçlemenin ilk filmi. Bu filmin ve daha sonrasında devamı iki filmin de ortaya çıkışında Draculina’nın payı büyük. Gorgasm’ın başrol oyuncusu Gabriela ile dergi sayesinde tanışan yönetmen, Gorotica ve Gore Whore’un yapımcısı Robert walters ile de derginin okuyucusu olması sayesinde tanışmış. Gorgasm’ın konusu ise şöyle; Tara (Gabriela) psikopat bir telekızdır. Erkeklere nihai doruk veren garip bir saplantısı vardır ve dedektif Chase (Rik Billock) ise Tara’nın bu öldürme saplantısını durdurmak için çalışmaktadır.
Nekrofili konusunun yer aldığı ikinci film Gorotica ise yine ilki gibi oldukça düşük bütçeli bir film. Çıplaklığın bolca kullanıldığı filmde, gore sahneler ise ona nazaran daha az. Oyunculukların Gorgasm’dan daha iyi olduğu Gorotica’da Max ve Neill hırsızlık yaparken, Max bir mücevheri yutar ve polisler tarafından vurulup, öldürülür. Neill, mücevheri alabilmek için cesedi yanında götürür. Tanıştığı Carrie ise bir nekrofilidir. Gorotica, isminin içinde de geçen “gore” sahnelerin çok fazla olmadığı fakat erotik sahnelerin daha fazla olduğu bir film.
Üçlemenin son filmi ise 1994 yapımı Gore Whore. Bu da diğer iki yapım gibi düşük bütçeli bir film fakat onlara kıyasla biraz daha yapım tekniği açısından üst seviyede. Bilim adamlarının bulduğu bir karışımın ortadan kaybolması üzerine, bu olayla ilgilenmesi için bir dedektif tutulur. Sonradan ortaya çıkar ki karışımı alan kişi aslında ölü olan ve bu karışımı kendisine enjekte ederek hayatta kalabilen bir kızdır. Filmde çok fazla çıplaklık mevcut. Çok fazla gore sahne olduğunu söylemek mümkün değil. Gorotica’da Nekromantik’ten etkilendiği gibi Gore Whore’u yaparken yönetmenin Re-Animator’dan etkilendiğini açıkça görüyoruz.
Tolga Demirtaş (tolga@iyikotufilm.com)
Yorumunuz: