Simon Wincer’ın yönetmenliğini yaptığı Harlequin Avustralya yapımı bir film. Amerika’da Dark Forces adıyla gösterilen filmin başrollerinde Robert Powell, Carmen Duncan, David Hemmings ve Broderick Crawford yer alıyor. Sydney doğumlu yönetmen Simon Wincer 1993 yapımı Free Willy ile uluslarası arenada başarı kazanmış bir yönetmen.

Harlequin konusu itibariyle izleyiciye modern zamanlara ait bir Rasputin hikayesi sunuyor. Rasputin, 1869 ve 1916 yılları arasında Rusya’da yaşamış, doğaüstü yeteneklere sahip bir nevi üfürükçü. Filmin konusuna gelince, vali yardımcısı Eli Steele (Jack Ferrari) denizde dalış yaparken kaybolur, anında bir kurtarma ekibi gönderilmesine rağmen kendisine ulaşılamaz. Nick Rast (David Hemmings)  ise Vali Yardımcısı Eli’nin görevini almaya aday çalışkan bir senatördür ve 4 yaşındaki oğlu Alex (Mark Spain) lösemi hastalığıyla mücadele etmektedir ve artık tedaviye yanıt vermiyordur. Bir gece Rast’ların evi Gregory Wolfe (Robert Powell) isimli doğaüstü güçleri oldukça fazla olan ve bu yeteneğiyle hastaları iyileştiren bir üfürükçü tarafından ziyaret edilir. Wolfe çocuğu iyileştirebileceğini iddia eder ve Alex ile geçirdiği bir iki dakika sonunda çocukta gözle görülür bir iyileşme olur. Çocuğu tedavi etmek için Rast ailesinin içine giren Wolfe’a bir süre sonra Nick Rast’ın eşi Sandy (Carmen Duncan) aşık olur.

Harlequin, kategorize etmesi biraz zor olan garip bir film. Senaryosu Everett De Roche’ye ait olan film, orta şiddette korku, fantastik unsurlar, gerilim, dram ve politik hiciv içerikli bir senaryoya sahip. Filmde iki ana hikaye yer alıyor aslında. Birisi gizemli Wolfe ve onun mistik güçleri üzerinde yoğunlaşırken, diğer hikaye de ise politikacıların ve siyasetin göz önünde olmayan arka tarafı konu alınıyor.

Film oldukça düşük bir bütçeyle çekilmiş; fakat sahip olduğu mütevazı bütçeye rağmen oldukça başarılı. Filmin sinematografisi ise gayet iyi, sahip olduğu bazı gösterişli anların bunda katkısı büyük tabii. Brian May’in imzasını taşıyan, nazik bir şekilde ürkütücü olmayı beceren film müzikleri de oldukça etkileyici. Brian May oldukça iyi bir iş çıkarmış.

Filmin genelinde var olan belirsizlik, filmin belki de en belirgin özelliği. Ana karakter Powell’ın oynadığı karakterin iyi mi yoksa bir şeytan mı olduğunu film boyunca tam olarak bize yansıtılmaz.  Metafizik ve politik hicvin iç içe geçtiği film Harlequin, görülmesi gereken fantastik bir yapım.

Tolga Demirtaş (tolga@iyikotufilm.com)