İngilizceye The Ship Of Monsters olarak çevrilen La Nave de los Monstruos bilim kurgunun, canavarların, müziğin, westernin, komedinin ve korkunun iç içe geçtiği bir Meksika filmi. 50’lerin sonunda Meksika, B filmler açısından oldukça fakir bir dönem yaşamaktaydı ama La Nave de los Monstruos bu tanımlama içine dahil olmayacak, nev-i şahsına münhasır bir film. Meksika B bilim kurgu filmleri içinde belki de en iyilerinden birisi. Hatta zamanının oldukça ilerisinde bir film, tabii bunda etkisinde kaldığı Amerikan yapımlarının da etkisi büyük.
İçinde iki uzaylı kadının olduğu bir uzay gemisi dünyaya gelir. Geldikleri gezegendeki erkekler bir bir ölmeye başlayınca, dünyadaki en iyi erkekleri almak ve gezegenlerine götürmek için gelmişlerdir. Karşılaştıkları kovboy Piporro’yu (Eulalio Gonzales) kaçırmaya karar verirler. Uzay gemisinde kadınlardan başka tek gözlü bir dev, bir iskelet, bir örümcek ve kan emici, beyni dışarı fırlamış canavarlar vardır. Uzaylı kadınlardan bir tanesi bu canavarları gemiden dışarı salar. Bu arada kovboy Piporro ve diğer uzaylı birbirlerine aşık olmuştur ve canavarları durdurmaya çalışırlar.
La Nave de los Monstruos izlemesi keyifli bir film. Her ne kadar bazı küçük sahne hataları yapılmış olsa da rahatsız edecek türden değil. (örneğin uzaylı kızlardan birisi ve kovboy Piporro uzay gemisine girmek için asansöre binerler ve bu sırada kızın elbisesi gridir. Uzay gemisine girince elbisenin rengi değişmiştir. Ayrıca, uzay gemisi dünyadan ayrıldıktan sonra, uzaydan dünyayı gösterdikleri sahnede, dünyanın üzerinde kuzeyden güneye uzanan çizgileri görüyoruz. Sanki bu çekim için bir küreyi kullanmışlar.)