Geçtiğimiz günlerde Hürriyet gazetesinde Reha Erus’un Tinto Brass’la olan bir röportajı yayınlanmıştı. Bu ropörtajı iyi”kötü film”cilerle paylaşmak istedim.
Onun kadın poposuna olan tutkusu dillere destandır. Hele beğendiği bir popo görürse eli ayağı dolaşır, onu hissetmek, avuçlamak için yanıp tutuşur. Başka saplantıları da vardır.
Kadın, erotizm, doğduğu Venedik kenti ve II. Dünya Savaşı’nın hemen sonrasındaki İtalya. Hepsini en büyük hastalığı olan sinemada birleştirmeye çalışır. Ama o kadın poposu yok mu? İşte onun için çıldırabilir. Son zamanlarda Digitürk’ün sinema kanallarında gece yarısı Tinto Brass’ın yapıtları peşpeşe gösterildi. O çağdaş sinemanın en gözde erotik film yönetmeni. Ona ‘‘porno’’ derseniz poponuza tekmeyi yersiniz. Çünkü Tinto Brass beyazperdede sanat eseri yaratarak izleyicileri tahrik etmeyi bir zafer olarak görüyor. Tinto’ya göre kadının cinsel organı ve göğüsleri poposu kadar çekici değil. Elbette bunun nedenini öğrenmeye çalışacağız. Tinto’ya bir porno filmi çevirmek isteyip istemediğini de popomuza bir tekme yeme uğruna soracağız. Tinto o kalın Monte Cristo purosunu tüttürürken sansürsüz bir söyleşiye başladık bile. (daha&helliip;)
