iyiköfüfilm

3
Şub
2012

Poliziotteschi Filmleri

Kavram-Kuram-Fenomen kategorilerinde yayınlandı.

Poliziotteschi, İtalyan suç ve aksiyon sinemasının bir alt türü olarak 1960’ların sonunda ve 1980’lerin başında en popüler dönemlerini yaşadı. “Poliziotteschi” terimi, “Polizia” polis kelimesinden türemiştir. Genellikle de Italian-Crime ve Euro-Crime filmler olarak adlandırılır. “Poliziottesco” kelimesi, özellikle 1970’lerde suç ve polis aksiyonlarını temsil eder ve bu filmlerin çoğunlukla işlediği konular arabalı ve motosikletli soygunlardır. Bunun yanı sıra kötü ya da iyi polis hikayeleri, mafya savaşları, Napoli, Milano, Torino ve Roma gibi büyük şehirlerdeki siyasi yolsuzlukları işler.

1960’lı yılların ortalarında İtalyan sinemasında spaghetti western türü popülaritesinin en üst seviyesine ulaşmıştı. Ancak 70’li yılların başından itibaren giallo filmlerle birlikte polizotteschi filmler de ilgiyi üstlerine çekmeye başladı.

Aktör Thomas Milian, “Spaghetti Westernler ve Polizio filmler gerçekte aynıydı, aralarındaki tek fark birinde insanların atlara diğerinde ise arabalara biniyor olması” diyerek spaghetti westernler ve polizio filmler arasındaki benzerliklere dikkat çekiyordu. (daha&helliip;)


22
Nis
2011

Joe D’Amato (1936-1999)

Kavram-Kuram-Fenomen kategorilerinde yayınlandı.

Joe D’Amato, (gerçek adı: Aristide Massaccesi) (15 Aralık, 1936 Roma – 23 Ocak, 1999 Roma) İtalya’nın en üretken senarist ve yönetmenlerinden biriydi. Yaklaşık 200 film yönetti. D’Amato (spaghetti western, savaş filmleri, swashbuckler, peplum, ve fantasy türünde) çok farklı türlere katkı sağlarken; filmlerinin çoğunluğu istismar temalı soft- hardcore pornoydu. Fakat daha çok korku filmi çalışmalarıyla biliniyor ve bunların çoğu kült olmuş filmler: Anthropophagous ve Beyond the Darkness gibi. Ve aceleyle yaptığı popüler Amerikan filmlerinin taklitlerine dayanan filmleri de oldukça popüler oldu ( Conan the Barbarian filmlerine dayanan Ator serileri), bu filmlerden bazıları da Mystery Science Theater 3000 kapsamında gösterildi. Filmlerinin çoğunun yapım bütçesi  çok düşük olmasına rağmen bunlar kar getiren işlerdi ve karlılığını ispat eder etmez zaten üretim kalitesi ile ilgili bir kaygısının da bulunmadığını açıklıyordu. D’Amato’nun görünen dost canlısı doğasına rağmen yine de  ” Kötü Ed Wood” diye etiketlenmesine mani olamadı.

D’Amato, Cinecittà’da ışık teknisyeni olarak çalışan babası sayesinde sinema çevrelerine aşinaydı. Kariyerine 1961 yılında kamera operatörü olarak başladı (sinematograf Franco Villa’nın yanında çalıştı genellikle). Daha sonra,1969 yılında Pelle di Bandito ile çalışmaya devam etti. Düzenlik olarak, Demofilo Fidani (Dead Men Don’t Make Shadows, One Damned Day at Dawn…Django Meets Sartana!, A Barrel Full of Dollars), Alberto De Martino, Massimo Dallamano (What Have You Done to Solange?), Silvio Amadio, Mino Guerrini, ve Michele Lupo (Ben and Charlie) gibi yönetmenler için görüntü yönetmeni olarak da çalıştı. 1972 yılında kendi filmlerini yapmaya başlayan D’Amato, aynı zamanda diğer yönetmenler için de senarist olarak çalışmaya devam etti.(Scansati… a Trinità arriva Eldorado ve A Bounty Killer in Trinity) (daha&helliip;)


10
Mar
2011

The Girl Who Knew Too Much (1963)

Giallo kategorilerinde yayınlandı.

The Girl Who Knew Too Much 1963 yapımı bir giallo. Yönetmenliğini Mario Bava’nın yaptığı film ilk giallo film olarak gösteriliyor. Başrollerinde Dr.Marcello Bassi rolüyle John Saxon ve Nora Davis rolüyle de Leticia Roman yer alıyor. Thriller, sexploitation ve korkunun iç içe geçtiği film Bava’nın siyah beyaz olarak çekilmiş son filmi.

Nora Davis (Leticia Roman) Roma’ya hasta teyzesini ziyaret etmek amacıyla gelir ve bu seyahat sırasında bir cinayete şahit olur. Ortada bir ceset ve ipucu olmadığı için ilk başlarda polise gördüklerinin gerçekliğini kabul ettiremese de bir gün gazetede gördüğü haber ile bu cinayetleri işleyenin “Alphabet Killer” isimli cinayetlerini kişilerin soyadı sırasına göre işleyen bir seri katil olduğunu anlar. Nora bir anda kendini büyük bir belanın içinde bulur. Artık gizemli katilin yeni hedefi Nora olmuştur.

Film oldukça hızlı bir tempoya sahip. Senaryo ve oyunculuklar, özellikle genç ve etkileyici Nora Rolündeki Leticia Roman çok başarılı. Plajda güneşlenme sahnesinde kameranın baştan ayağa Nora’nın üzerinde olduğu sahnede ekrana ne kadar yakıştığını görmek mümkün. Ayrıca Nora ve Marcello arasındaki kısa aşk sahnesinde de biraz erotizm görmek mümkün. Aynı zamanda John Saxon’un da başrolde iyi bir iş çıkardığını söylemeden geçmek olmaz.  Bava’nın filmlerinde doğal ışık kullanmayı pek tercih etmediğini ve renk kullanımı konusunda ne kadar usta olduğunu biliyoruz, bu filmde kullandığı yoğun bir dramatik etki veren aydınlatma çok başarılı. Renk kullanımı olmayan bu siyah beyaz filmde bu etkiyi gölgelerle çok iyi yansıtmış.  (daha&helliip;)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

İyiKötüFilm Hakkında
İyiKötüFilm Röportajlar
İyiKötüFilm Bağlantılar
Extreme Haribo Giallo For Dummies Immoral Tales Kahramanlar Sinemada Korkucu Once upon in a time in Western Öteki Sinema Sinematik Ters Ninja

İyiKötüFilm Feeds


İyiKötüFilm
yeni