iyiköfüfilm

7
Kas
2013

Delinquent School Girls (1975)

İstismar Filmleri kategorilerinde yayınlandı.

delinquentschoolgirlsMichael Pataki, Stephen Stucker ve Bob Minor’un canlandırdığı Carl Clooney, Richard Peters ve Bruce Wilson hastaneden kaçan üç cinsel sapıktır. Üçlünün lideri Carl bir komedyendir ve kurbanlarını kandırırken bu yeteneğini bolca kullanır. Richard ise eski bir baseball oyuncusudur, kadınlara karşı kontrol edilemez ve doyumsuz bir iştah duymaktadır. Bruce ise çılgın bir moda tasarımcısıdır ve gaydir. Kaçışın ardından kendilerine sığınacak bir mekan arayan üçlü, sadece kadınların olduğu bir merkezi kendilerine sığınak olarak seçerler.

Gregory Corarito’nun yönetmenliğini yaptığı bu Amerika yapımı istismar filminin kadın oyuncularının büyük çoğunluğu porno modellerinden oluşuyor. Çoğunlukla dönemin erkek dergilerini süsleyen kızlardan oluşturulan kast oldukça ilgi çekici. Film bolca softcore seks sahnesi ve çıplaklık barındırmakta.

1974 yılında çekimleri tamamlanan film, 1975 yılında Amerikan sinemalarında gösterime giriyor. 80’lerin başında ise hem Amerika’da hem de İngiltere’de video olarak piyasaya sürülmesiyle daha çok kişiye ulaşıyor.

Film içinde bolca fetiş unsura da yer vermekte. Islak t-shirtlü kadınlar, çamur güreşi yapan seksi kadınlar, iç çamaşırlarıyla egzersiz yapan kadınlar gibi… (daha&helliip;)


8
Kas
2012

Seul contre tous (1998)

Korku Filmleri kategorilerinde yayınlandı.

Biraz et parçasıyız, fazlası değil.

Zihninin ücra bir köşesinde Godard’ın ve David Lynch’in düşünce yapısını taşıdığını düşündüğüm Yeni Dalga’nın yaramaz çocuğu olarak adlandırılan Arjantin doğumlu Fransız yönetmen Gaspar Noé’nin 1991 yılında çekmiş olduğu kısa metrajlı filmi Carne’nin bütünsel olarak olmasa da devamı niteliğini taşıyor diyebileceğim ilk uzun metrajlı filmi olan Seul contre tous ile konvansiyonel sinemanın kalıplarından uzaklaşmış ve gerçeklik algısını oluşturmuştur. Yalnız belirtmekte fayda var, Seul contre tous izlenilmesi kolay bir film değildir. Neden mi? Çünkü müthiş bir oyunculuk performansı sergileyen Philippe Nahon’un canlandırdığı Kasap karakterinin derinliğine inmeniz ve gerekirse orada boğulmanız gerekiyor. En nihayetinde, alelade hayatlarımızın herhangi bir noktasında “akıl hastası” etiketini yemiş ve o herkeste olduğunu bildiğimiz takdirde herkesten saklamaya çalıştığımız deli gömleğimizin düğmelerini açmışızdır. Diyeceğim şu ki; Gaspar Noé’nin realizmini yakalamak için Kasap ile empati yapma cesaretini göstermeniz gerekiyor. Eğer ki gösterebileceğinizi düşünüyorsanız düğmeleri açmaya başlayabilirsiniz. Yok, düşünmüyorsanız, otuz saniye içinde filmi terk etmenizi rica ediyorum.

Seul contre tous’da Gaspar Noé, karakterler arası diyaloğu seyrekleştirip iç monologlara ağırlık verir ve bizi herkes kadar delirmiş bir adamın karanlığında hiç olmaya ya da var olmaya yürütür. Ha, o iç monologlara dikkat etmek gerekir ki bir yanardağın patlaması gibidir. Daha öncesinde de söylediğim gibi, izlenilmesi kolay bir film değil. Nihayetinde proleter, anti-konformist, homofobik, ensest, insanlara öfke duyan, ırkçı, şiddet yanlısı ve sinemada kolay kolay göremeyeceğimiz -ekstrem- anti-kahraman bir karakter olan Kasap’ın pasifist eğilimi sadece kendi ruhuna değil, bizlerin de ruhuna işkence eder. (daha&helliip;)


20
Eyl
2012

Re-Animator (1985)

Korku Filmleri kategorilerinde yayınlandı.

1985 yapımı “Re- Animator”, Howard Phillips Lovecraft’ın “Herbert West—Reanimator” adlı kısa öyküsünden uyarlanan Stuart Gordon yönetmenliğinde korku- komedi türünde kült bir yapım. “Re- Animator”, hem serisinin başlangıcı hem de kendine özgü atmosferiyle akıllara zarar ikili Stuart Gordon ve Brian Yuzna ürünü. Filmin yapımcılığını yapan usta yönetmen Brian Yuzna ise serinin devamındaki iki filmi olan “Bride of Re-Animator”, “Beyond Re-Animator” adlı filmlerin yönetmenliğini yapmıştır. Başrollerinde, Stuart Gordon’ın daha sonra diğer bir kült yapımı olan “From Beyond”da beraber çalışacağı Jeffrey Combs ve Barbara Crampton’ın yanı sıra “Bride of Re- Animator”de de yer alan Bruce Abbott ve David Gale  bulunmaktadır.

New England’daki Fantastik Miskatonik Üniversitesi’nde tıp öğrencisi olan Dan (Bruce Abbott), öğrenci evi geçim derdine düşmüştür. Dan, ev arkadaşı olarak İsviçre’den yeni gelen, tıbbi araştırmalar yapan Herbert West’i (Jeffrey Combs) alır. Dan’in kız arkadaşı ve tıp fakültesi dekanının kızı Megan (Barbara Crampton), West’le tanıştığı andan itibaren onda ters giden bir şeyler olduğunu Dan’in kafasına vura vura anlatmaya çalışır. Kendini deneylerine fazlasıyla kaptırmış çılgın bilim insanımız West’in deneyleri, karakterlerimizin her birini zıvanadan çıkarır.

 80’lerin en önemli üçü bir arada (korku- komedi-gore) filmlerinden olan “Re- Animator’de West, fosforlu kalem suyu şişesiyle ölmüş kişileri yeniden canlandırmaktadır. Bu şişeden her türlü nasibini alan karakterlerimizin de yaşadıkları hayat, hayat olmaktan çıkar. Film ve hikaye, Mary Shelly’nin Frankenstein’ını alıp ağır bir çekiçle kafasına vurur. Hatta serinin devamındaki “Bride of Re-Animator”, “Frankenstein’ın Gelini” gibi yola devam eder. (daha&helliip;)


1
Şub
2012

Opera (1987)

Giallo kategorilerinde yayınlandı.

Amerika’da “Terror at the Opera” ismiyle vizyona giren film, 1987 yılında Dario Argento tarafından yazılıp, yönetilmiş bir İtalyan giallo filmi. Başrolleri Cristina Marsillach, Urbano Barberini ve Ian Charleson paylaşıyor.

Film Argento’ya ticari anlamda oldukça getiri sağlamıştır. Zaten filmi de izlediğimiz zaman sinemasal değerini bir kenara bırakıp, “sex-murder” açısından bakılacak olunursa, ticari bir kaygısının olduğunu fark etmememiz mümkün değil. Filmdeki cinayet sahneleri yine filmin genelinde olduğu gibi oldukça başarılı. Filmin türüne yakışır abartılı kamera açıları ve yine abartılı dekorlardan kaçınmamıştır. Şiddet ve müziğin mükemmel uyumu da gözden kaçmıyor ve film boyunca İtalya’nın Rönesans ruhuna yakışır, bir birinden güzel klasik eserleri dinlerken, araya katilin ruhunu yansıtan ve bizi daha da bir telaşa sokan rock soundları girdiğinde tadından yenilmez bir hal alıyor. Opera salonundaki kuşların gözünden çekilmiş sahneler kamera hareketlerinin bir kuş gibi oradan oraya yalpalanması oldukça baş döndürücü, “bu gerilim bitsin de haydi artık odaklansın” diye umutla beklenilebilir. Ayrıca Argento, ilham kaynağı Hitchcock’un röntgenci sinema ruhuna saygı duruşunda bulunmaktan geri kalmamış.

Bir parça da filmin konusuna değinelim. 17 yaşındaki Betty, Verdi’nin Macbeth’indeki (İtalyan besteci Verdi’nin, Shakspeare’in Macbeth’ini temel alarak bestelediği 4 perdelik opera eseri) başrol oyuncusunun ayağını sakatlaması ile bu rolü alma şansı yakalar. (daha&helliip;)


8
Kas
2010

Bottom (TV Series 1991–1995)

Kavram-Kuram-Fenomen kategorilerinde yayınlandı.

Bottom şimdiye kadar izlediğim en eğlenceli ve en vahşi komedi dizisi. Tekrar tekrar izlediğim bölümlerde bile ilk seferindeki gibi karnıma ağrılar sokan bu dizinin ancak buraya yakışacağını düşünerek geniş bir incelemesini yazmaya karar verdim.

Dizi, aynı evi paylaşan Richard Richard ve Edward Elizabeth Hitler adlı iki en yakın ‘düşman’ı anlatıyor. Genellikle iki kişinin tek mekânda, seyirci önünde oynadığı bölümlerden oluşsa da bana kalabalık kadrolu, karışık olay örgülü komedi dizilerine veya Friends gibi yapmacık, en büyük sorunların bile bir bölümde çözülebildiği dizilere göre her yönden üstün geliyor. Dizi bel altı ve cahil gibi görünen esprilerden oluşsa da dizinin senaryosunu yazıp oynayan Rik Mayall ile Adrian Edmondson’ın kökten yetişme tiyatrocular olması, canlandırdıkları karakterlerin ve uyguladıkları çizgi filmvari şiddet eylemlerinin gerçekçi ve son derece eğlenceli görünmesini, dolayısıyla dizinin çok ince zeka temellerine –ve esprilerine- oturtulmuş olmasını kanıtlıyor. İşin ilginç tarafı izlediğim kamera arkası görüntülerinde stüdyoda izleyici olarak bulunan yaşlı yaşlı teyzelerin bile Eddie’nin “Fancy a fuck?” dediği zaman utanıp sıkılmadan kahkahalarla gülmesi. (daha&helliip;)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

İyiKötüFilm Hakkında
İyiKötüFilm Röportajlar
İyiKötüFilm Bağlantılar
Extreme Haribo Giallo For Dummies Immoral Tales Kahramanlar Sinemada Korkucu Once upon in a time in Western Öteki Sinema Sinematik Ters Ninja

İyiKötüFilm Feeds


İyiKötüFilm
yeni