iyiköfüfilm

24
Şub
2013

Invaders from Mars (1986)

Bilimkurgu Filmleri Korku Filmleri kategorilerinde yayınlandı.

invaders_from_mars_1986_poster_01David, babası NASA’da çalışan bir ilkokul öğrencisidir. Göktaşı yağmuru izlediği bir gece, evlerinin arkasındaki tepenin ardına bir uzay gemisi indiğine şahit olur. Oğlunun anlattıklarına pek inanmayan baba ertesi sabah bir göz atmak için söz konusu yere gider. Döndüğünde ise davranışları tuhaflaşmıştır ve ensesinde bir yara izi vardır. Küçük çocuk sonrasında annesinin, öğretmeninin, sıra arkadaşının ve kasabadaki birçok insanın da garip davrandığını fark eder. Konuyu, o güne dek kendisine hep iyi davranan okul hemşiresi Linda’ya açar.

Tobe Hooper korku sineması takipçilerinin oldukça iyi bildiği bir isim. Öncelikle 1974 yapımı slasher klasiği “The Texas Chain Saw Massacre”a imza atan yönetmenin şöhretini perçinleyen bir diğer yapım da 1982 tarihli “Poltergeist”tır. Ayrıca 1979 yılında televizyon için çektiği, Stephen King’in aynı isimdeki romanından uyarlanan “Salem’s Lot” da hiç fena değildir. 1995’te yaptığı bir başka King uyarlaması olan “The Mangler” ise muhtemelen yönetmenin filmografisindeki en kötü halka. 2004 yılı mahsulü “Toolbox Murders” eski güzel günlerine bir dönüş çabası olarak görülse de maalesef önceki filmlerini aratır nitelikte.

“Invaders from Mars” ise 1986 yılına ait. 1953 yapımı aynı adlı filmin yeniden çevrimi. Yeni filmin senaryo ekibinde, daha çok “The Return of the Living Dead” ile tanınan Dan O’Bannon’ı görüyoruz. Jenerikten itibaren 1950’ler bilim kurgularının o naif havasının filme yedirilmeye çalışıldığı hissine kapılıyoruz. (daha&helliip;)


11
Eyl
2012

The Toolbox Murders (1978)

Korku Filmleri kategorilerinde yayınlandı.

Abel Ferrara’nın 1979 yapımı kült mertebesindeki “The Driller Killer” filminin esin kaynağını oluşturan yapımlardan biridir “The Toolbox Murders”. Yönetmen Dennis Donnelly‘nin ‘sözde gerçek bir hikayeden ön bilgisiyle sunduğu 1978  yapımı film, 1980 yapımı ‘Shining’teki kapılı sahne ile ‘The Slumber Party Massacre’ slasherındaki matkaplı sahnelere esin kaynağı olur. Aynı zamanda beş sezonluk “The A-Team” dizisinin de yönetmenliğini yapmış olan Donnelly yönetmenliğindeki ‘The Toolbox Murders’, 70’li yıllarda şiddetin yalın halinin fazla allanıp pullanmadan seyirciye verildiği  ‘video nasty’ listelerine girmekte gecikmez.

1980’lerde The British of Film Classification (BBFC) (İngiliz Film Sansür Heyeti) tarafından yasaklanan “The Toolbox Murders”ın, vhs formatlarından dvd formatına geçmesi baya yıl almış. Ki bu da 2000’li yıllara denk geliyor. Şu anda bulması oldukça güç ama 2000 yılı sonlarında İngiltere’deki VIPCO (Video Instant Picture Company) film şirketi tarafından dakikalık kesilen sahneleriyle dağıtılma fırsatı bulmuş.  ‘VIPCO’; yasaklanan, kült, düşük bütçeli, b tipi korku filmlerinin distribütörlüğünü bizlerden pek esirgememekle birlikte Lucio Fulci’nin “The Beyond (1981)’u ile birlikte “Zombie Flesh Eaters” serilerinin haricinde Cannibal serilerinin ve daha (aslında dağıtımcılığını yaptığı filmleri saymaya kalkarsak liste çok uzun) pek çok filmde ismi geçen bir şirket. 

The Texas Chainsaw Massacre ile birlikte, Eaten Alive (1977), Poltergeist (1982), Salem’s Lot (1979), Invaders from Mars (1986), The Funhouse (1981) ve ‘Tales From the Crypt’ dizisiyle de aşina olduğumuz Tobe Hooper ustanın 2004 yılında tekrar “Toolbox Murders” ismiyle çekmeye karar verdiği (dikkat bu sefer ‘the’ yok) 1978 yılı kült yapım bu şekilde bilinilirliğini biraz daha arttırdı. (daha&helliip;)


7
Kas
2011

Robotların Beyazperdeyi İstilasi

Kavram-Kuram-Fenomen kategorilerinde yayınlandı.

Robotların bizi ürküten yanı nedir? Bizi huzursuz eden şey, düşünen makinelerin varlığı mı yoksa? Robotların, üretimde kullanılmasıyla milyonlarca işsizin ortaya çıkacağını düşünmek mi? Artık robotlar, filmlerde başrolleri parselliyorlar. Yakın gelecekte süper starların pabuçları belki de dama atılacak. Robotlar konusunda olumsuz düşünmemizde filmlerin rolü büyük. Bazen tersi de gerçekleşebiliyor. Örneğin West World  filminde Richard Benjamin’in, güzel bir fahişe robotla sevişme sahnesi görüntüleniyor. Kamera, sürekli güzel robotun elmas gözlerindeki derin anlamı ve yaratılan anlamlı bakışları yakalıyor. Tüm bunlardan çıkardığımız, bizi robotlardan ürküten sadece onların metalik soğukluğu ve akıllı fakat duygusuz oluşları.

Robotların ilk ortaya çıkışı 1926 yılında Metropolis filmiyle gerçekleşir. Fritz Lang tarafından çekilen bu film, 2000 yılında yeraltında çok ağır şartlar altında yaşayan işçilerin yaşamlarını konu alır. Maria adındaki genç ve güzel bir kız, işçilerin isyan etmelerini engellemeye çalışmaktadır. Ancak manyak bir kaşif, Maria’nın aynısı bir robot yaparak işçileri isyana teşvik ettirir. Bu film, robotlar ve bilgisayarlar konusunda insanların canını sıkan üç şeyi açıklamaya çalışmaktadır; robotlar insanlardan güzeldir, robotlar insanları taklit ederek onların yerini alabilirler ve robotlar insanları üzmezler. (daha&helliip;)


27
Oca
2010

B Filmlerin Tuhaf Yaratıkları

B-Film Kavram-Kuram-Fenomen kategorilerinde yayınlandı.

Uzun zamandır böyle bir liste yapmak istiyordum. Filmlerle ilgili çok fazla ayrıntıya girmeden B filmlerde boy gösteren akıllara zarar yaratıkları  sizlerle paylaşmak için kolları sıvadım. (Filmlerle ilgili ayrıntılı yazıları ilerleyen günlerde okuyabilirsiniz.)  Listeyi oluştururken belli bir sayı sınırlamasında kalmadım. Fakat kronolojik olarak 1910’lardan 1960’lı yılların  B filmlerden yaratıkları seçtim.

Hollywood’un milyon dolarlık canavarlarına karşın, oldukça ucuza kotarılmış bu canavarlar, günümüz izleyicisine komik gelse de yaratıcılıkta sınır tanımadıkları ortada.

Peki, bu canavarlar nasıl ortaya çıkıyor? B filmler içindeki oluşum süreçleri neler? Bunları birkaç madde altında sıralamakta fayda var; (daha&helliip;)


13
Kas
2009

The Giant Claw (1957)

Bilimkurgu Filmleri kategorilerinde yayınlandı.

THE-GIANT-CLAWThe Giant Claw 50’li yıllara ait oldukça başarılı bir “kötü” film. O yıllara ait bilim kurgu filmlerinde çok sık karşımıza çıkan oyunculardan oluşan bir kastı var: Jeff Morrow (This Island Earth, Kronos), Morris Ankrum (Invaders From Mars, Earth vs. Flying Saucers) ve Mara Corday ( Tarantula, The Black Scorpion). Filmin yönetmen koltuğunda yer alan isim ise Fred F. Sears.

Bilim kurgu türü özellikle 50’li yıllarda Amerika’da çok fazla işlenmeye başlamıştır. Bu dönemde soğuk savaşın etkisiyle atom bombası filmlerinde başka gezegenlerden gelen ve dünyayı ele geçirmek isteyen uzaylılar ya da devasa boyutta canlılar boy göstermekteydi. Soğuk savaş yılları Amerika’nın yayılmacı politikası için uygun bir ortam hazırlamıştı. Bu ideolojide bilim kurgu türünü bir araç olarak kullanmıştır. Bunu da 50-60 yıllarda çekilen birçok bilim kurgu filminde hissetmek mümkün. Bu filmlerde düşmana karşı silahlı güç mutlaka kullanılmış ve Amerikan ordusunun dünyanın refahı için her zaman ileri teknoloji ürünü silahlarla donatılması gerekliliği vurgulanmıştır.

1957 yapımı bu siyah-beyaz Amerikan filminin konusu kısaca şöyle; başka bir gezegenden gelen devasa büyüklükte bir kuş insanlık için büyük bir tehlike yaratmaktadır.  Radarlar tarafından görülemeyen bu kuş, uçakların ortadan kaybolmasına sebep olmakta,  Washington ve New York’da şehri, binaları yıkıp geçmektedir. (daha&helliip;)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

İyiKötüFilm Hakkında
İyiKötüFilm Röportajlar
İyiKötüFilm Bağlantılar
Extreme Haribo Giallo For Dummies Immoral Tales Kahramanlar Sinemada Korkucu Once upon in a time in Western Öteki Sinema Sinematik Ters Ninja

İyiKötüFilm Feeds


İyiKötüFilm
yeni