Mommy’s Epitaph ismiyle de bilinen 1987 yapımı bu Amerikan filminde Fulton ailesinin üyelerini Natasha Pavlovich, Delores Nascar ve Jimmy Williams canlandırıyor. Senaryosu ve yönetmenliği Joseph Merhi’ye ait film oldukça düşük bütçeli bir korku filmi.
Anne Fulton, etrafındaki erkeklerin kendisine tecavüz edeceğini düşünerek bir seri katile dönüşmüş psikopat bir erkek düşmanıdır. Cinayetlerden haberdar olan eşi de, karısının işlediği cinayetleri örtbas eder. Kızlarıyla birlikte bu durumdan dolayı sık sık taşınan ailenin öyküsünün anlatıldığı filmde, oyunculuklar oldukça vasat, hatta vasatın bile altında.
Filmle ilgili şöyle bir durum var ki, birçok korku filminin aksine olaylar çok abartılmadan yansıtılmış ve gerçekçi olmayı başarmış. Fakat senaryodaki mantıksızlıklar bu gerçekçiliği ört bas etmiş. Özellikle ailenin diğer fertlerinin, annenin işlediği cinayetleri bu derece tolare etmesi, kadının birden asabileşip bir seri katile dönüşmesi gibi. Filmde bazı gore sahneler de görmek mümkün, hatta izleyenlerin akıllarına kazınacak sahneler de yok değil. Örneğin bir sıçanın kadının karnını yiyerek delip geçtiği sahne unutulmayacak türden. Hatta bu sahne benim çocukluk yıllarıma ait bir filmle ilgili hatırladığım en net sahnelerden biri. Filmle ilgili internette araştırma yaptığınızda da göreceksiniz ki birçok kişi için filmin bu bölümü unutulmaz ve bu sebeple kült haline gelmiş.
Filmin birçok kişi tarafından sevilmemesinin bir nedeni belki de filmin kendini çok fazla ciddiye almasından kaynaklanıyor. Hatta anne rolünde izlediğimiz başrol oyuncusunun sanki Oscar’a aday gösterilecekmiş (!) gibi sergilediği oyunculuk fazlasıyla abartılı. Film kendini bu kadar ciddiye almayıp sınırları bilebilseymiş, iyi bir kara komedi örneği olabilirmiş.
Filmin yönetmen koltuğunda oturan Suriye asıllı Joseph Merhi aynı zamanda bir prodüktör. İlk adı City Lights olan daha sonra PM Entertainment olarak değişen ve 2000 yılında kapanan bir film şirketinin de sahibi olan yönetmen, özellikle video piyasası için 80’li yılların sonlarında başlayıp 2000’li yıllara kadar birçok düşük bütçeli işe imza atmıştır. Ülkemizde de özel televizyonların ilk dönemlerinde yönetmenin birçok filmine rastlamış olmak mümkün.
Benim gibi 90’ların başında videoda bu filmi izleyip adını hatırlayamadığı için o ünlü fareli sahneyi internette aratan birçok kişi olduğuna eminim. Bundan sonra da bunu yapacak çok kişi olacağını düşünerek onlara bir yardımım olması açısından filmle ilgili en çok aratılacak kelimeler olan tencere, fare, tencerenin ısıtılıp farenin karnının deşmesi gibi kelimeleri onların bulabilmesi için etiketliyorum. Umarım yardımım dokunur. Siz de eğer bu filmi izlemediyseniz en azından bu sahne için izlenebilir olduğunu belirtmek isterim.
Tolga Demirtaş (tolga@iyikotufilm.com)
Yorumunuz: